20-Ocak-2012, 20:40
|
#1 (permalink)
|
UYARI:Kullanıcıların Profil Bilgileri Misafirlere Kapatılmıştır. Görmek için KAYIT olmalısınız.~
|
Tebük Seferi'nin Önemi
Tebük Seferi'nin Önemi
Tebük Seferi, Peygamberimizin hazır bulunduğu son ve en uzun sefer olması bakımından büyük önem taşımaktadır.
Seferin sebebi Bizans İmparatorunun, Hıristiyan Gassani Arapları vasıtası ile Arabistan’ı işgal edip İslam’ın yayılmasını durdurma fikri idi. Hatta bunun için büyük bir ordu hazırladığı haberi Medine’ye ulaşmış; Heraklius Gassani Araplara 40 bin kişilik bir kuvvet bile vermişti.
Veda Haccı’ndan önce yapılmış olan Tebük Seferi, savaşsız ve kansız sona ermesine rağmen, askerî ve siyasî bakımından büyük önem taşımaktadır.
Sefere çıkmadan hemen önce umumî seferberlik ilan edildi, askeri hazırlıklar açıktan yapılmaya başlandı. Seferberlik ilanı ile birlikte gönüllülerin toplanması, harbe istemeyerek, zorlanarak değil, samimi bir niyet ve gönül rızası ile gitmenin esas olduğunu gösterir. Nitekim bu yolla kısa zamanda 30 bin kişilik büyük bir askerî güç toplanmıştır. Bu güçle açıktan Bizans’a meydan okuyacaktı.
Tebük Seferinden Geriye Kalan 3 Kişi
Mümin oldukları halde ihmalcilik yüzünden sefere katılamayanlar da olmuştu. Bunlar: Kâ’b b. Mâlik, Mirâre b. Rabî’ ve Hilâl b. Ümeyye (r. anhüm) idi.
Kâ’b b. Mâlik; Akabe’de Hz. Peygamber’e bey’at etmiş, Bedir dışında tüm gazalara katılmıştı. Tebük seferine katılmak için her türlü imkâna sahip olduğu halde sırf ihmalciliği nedeniyle bu gazaya katılamadığını şöyle belirtmiştir: “Hz. Peygamber bu gaza için hazırlanmaya başladılar. Ben de onlarla birlikte yol hazırlığını görmek üzere sabahleyin evden çıkıp dolaşır, hiç bir iş görmeden akşam üzeri döner, gelirdim. Kendi kendime; hazırlanmak için çok vaktim var, derdim. Bu ihmalcilik bende sürdü gitti. Sonunda Resulullah ve ashabı birden yola çıkıverdiler” (Vâkıdî, Meğazî, III, 997, 998).
Diğer iki sahabe de benzer ihmal içinde olup gecikmişler ve sefere katılmamışlardı. Ancak daha sonra bu üç sahabe ruhen çok daraldı ve dünya kendilerine dar geldi. Onların bu sıkıntısı Kur’an-ı Kerîm’de şöyle açıklanır: “Ve savaştan geri kalan o üç kişinin tövbesini de kabul etti. Bütün genişliğine rağmen yeryüzünün kendilerine dar geldiği, ruhları son derece sıkıldığı, Allah’tan başka bir sığınak olmadığını anladıkları zaman tövbe etsinler diye, Allah onları bağışlamıştı. Şüphesiz ki, Allah, tövbeleri çok kabul eden ve çok merhametli olandır” (et-Tevbe, 9/118).
» Tebük Seferi'nin Önemi - www.forumana.com
|
|
|